Yeni Yetki Düzeniyle Gelen Marka İptali: Somut Norm Denetimi ve Anayasa Tartışmaları

Yeni Yetki Düzeniyle Gelen Marka İptali: Somut Norm Denetimi ve Anayasa Tartışmaları
12 Şubat 2025

Yeni Yetki Düzeniyle Gelen Marka İptali: Somut Norm Denetimi ve Anayasa Tartışmaları

 

Ankara 4. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun (SMK) 26. maddesinde yer alan ve markanın iptali hususundaki yetkinin 10 Ocak 2024 tarihinden itibaren Türk Patent ve Marka Kurumu’na (TPMK) devredildiğini öngören düzenlemenin anayasaya aykırılığı iddiasıyla somut norm denetimine başvurusu, Türk hukuk sisteminde norm denetiminin kapsam ve sınırlarına ilişkin önemli bir değerlendirmeyi ortaya koymaktadır.

Somut olay, marka tecavüzünü önleme, tecavüze son verme; maddi ve manevi tazminat talepleri ile açılmış bir dava çerçevesinde, ikame edilen markanın iptali yönünde gelişen uyuşmazlıkları kapsamaktadır. Düzenlemenin uygulanmasıyla birlikte, daha önce Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemeleri tarafından yürütülen markanın iptal işlemlerinin yetkisi TPMK’ya devredilmiş olduğundan, ilgili mahkemenin bu davayı inceleme yetkisi ortadan kalkmıştır.

Anayasa Mahkemesi (AYM), Anayasa’nın 152. maddesi ışığında gerçekleştireceği somut norm denetiminde iki temel şartın bulunması gerektiğini belirtmiştir: Öncelikle, denetimi talep eden mahkemenin usulüne uygun olarak açılmış, görev alanına giren bir davaya sahip olması; ikincisi ise, iptali talep edilen normun söz konusu davada uygulanacak olması gerekmektedir. Bu kriterler doğrultusunda AYM, mahkemelerin kendi görev alanı dışında kalan konularda somut norm denetimine başvurmalarının mümkün olmadığını ifade etmiştir.

Böylesi bir değerlendirme, norm denetimi mekanizmasının ancak somut olay bağlamında, mahkemelerin kendi yetki alanına giren normların uygulanması esnasında tartışılabileceğini ortaya koymaktadır. SMK’nın 26. maddesinde yer alan ve yetkinin TPMK’ya devredilmesine ilişkin düzenlemenin uygulanması durumunda, markanın iptali davasının yargı yoluyla incelenmesinin söz konusu olmadığının altı çizilmesi, güçler ayrılığı ve yargının görev yetkisinin korunması açısından da önemli bir tespit olarak öne çıkmaktadır.

Sonuç olarak, Anayasa Mahkemesi’nin değerlendirmesi, SMK’nın 26. maddesinde yapılan yetki devrinin ardından, ilgili mahkemelerin markanın iptali davasına ilişkin somut norm denetimi yoluyla anayasaya aykırılık iddiasında bulunamayacaklarını ortaya koymaktadır. Bu yaklaşım, norm denetiminin yalnızca mahkemelerin görev alanına giren ve somut olarak uygulanan normlar çerçevesinde gerçekleştirilebileceğini ve böylece Türk hukuk sisteminde yargı görevlerinin net bir şekilde sınırlandırıldığını göstermektedir.

 

İçeriklerimiz

Maddi Hasarlı Tutanak İtirazında Yargı Yeri: Asliye Hukuk Mahkemesi - maddi-hasarli-tutanak-itirazinda-kusura-itiraz

Maddi Hasarlı Tutanak İtirazında Yargı Yeri: Asliye Hukuk Mahkemesi

Maddi Hasarlı Trafik Kazası Tespit Tutanağına İtirazlarda Görevli ve Yetkili Mahkeme: Asliye Hukuk Mahkemesi Belirlendi.

Uyuşmazlık Mahkemesi: Araştırma Görevlisi Feshi ve Tazminat Talepleri İdari Yargıda Görülür - uyusmazlik-mahkemesi-arastirma-goerevlisi-feshi-ve-tazminat-talepleri-idari-yargida

Uyuşmazlık Mahkemesi: Araştırma Görevlisi Feshi ve Tazminat Talepleri İdari Yargıda Görülür

Vakıf üniversitesinde öğretim elemanı iş akdi feshi tazminat uyuşmazlığında görevli yargı yolu Uyuşmazlık Mahkemesi kararıyla idari yargıdır.

Yargıtay: Doğumsal El Anomalisinde Doktor Sorumluluğu Doğmaz - yargitay-dogumsal-el-anomalisinde-doktor-sorumlulugu-dogmaz

Yargıtay: Doğumsal El Anomalisinde Doktor Sorumluluğu Doğmaz

Gebelikte sağ el anomalisi öngörülebilir ve önlenebilir nitelikte olmadığından, hekim kusuru bulunmadığı gerekçesiyle tazminat talebi reddedilir.

Müteselsil Sorumlulukta Zamanaşımının Tüm Sorumlular Açısından Geçerlilik Kazanması - mueteselsil-sorumlulukta-zamanasiminin

Müteselsil Sorumlulukta Zamanaşımının Tüm Sorumlular Açısından Geçerlilik Kazanması

Trafik kazalarında müteselsil sorumlulara karşı zamanaşımı, tek hukuki işlemle tüm taraflar yönünden kesilerek hak kayıplarını önler.

Yargıtay: Çekici Tarafından Taşınan Aracın Zararları ZMSS Kapsamına Girmez - cekici-tarafindan-tasinan-aracin-zararlari-zmss-kapsamina-girmez

Yargıtay: Çekici Tarafından Taşınan Aracın Zararları ZMSS Kapsamına Girmez

Yargıtay çekici tarafından taşınan araçtaki hasarın ZMSS teminatına girmediğini belirleyerek hakem kararlarını bozmuş ve talebi reddetmiştir; bu durumu uygulamada önemlidir.

Noterin 65 Yaş Üstüne Rapor Zorunluluğu Uygulamasına TİHEK’ten 100.000 TL Ceza - noterin-65-yas-uestuene-rapor-zorunlulugu-uygulamasina-

Noterin 65 Yaş Üstüne Rapor Zorunluluğu Uygulamasına TİHEK’ten 100.000 TL Ceza

“Noterin 65 yaş üstü kişilerden otomatik sağlık raporu istemesi TİHEK tarafından yaş temelinde ayrımcılık sayılarak 100.000 TL ceza uygulanmıştır

Yargıtay’da Salt Çoğunluk Olmadan Karar Verilemez - yargitay-da-salt-cogunluk-olmadan-karar-verilemez

Yargıtay’da Salt Çoğunluk Olmadan Karar Verilemez

Yargıtay dairelerinde oyların dağılması durumunda salt çoğunluk sağlanmadıkça usulüne uygun karar oluşmaz ve bozma kararı geçersizdir.

Hukuk 101 | Anlamadan Tartışamayız, Bilmeden Savunamayız !! - hukuk-101-anlamadan-tartisamayiz-bilmeden-savunamayiz

Hukuk 101 | Anlamadan Tartışamayız, Bilmeden Savunamayız !!

Hukuk 101 serisinde, hukuku gündelik yaşamın merkezine taşıyor; anlamadan tartışmamayı, bilmeden savunmamayı öğreniyoruz.

Adres
BALGAT MAH. DOKTOR SADIK AHMET CADDESİ KREŞ APT. NO:49/1 ÇANKAYA ANKARA

İletişim Formu

YASAL UYARI

Bu sitede bulunan her türlü bilgi, yazı ve yapılan açıklamalar 1136 sayılı Avukatlık Kanunu ve Türkiye Barolar Birliği’nin meslek kuralları bağlamında bilgilendirme amaçlı olup reklam amacı taşımaz. Bu nedenle, haksız rekabet yaratıldığı şeklinde yorumlanmamalıdır. Ziyaretçiler ve Müvekkillerin, Sitede yayımda olan bilgiler nedeniyle zarara uğradıkları iddiası bakımından Hukuk Büromuz herhangi bir sorumluluk kabul etmemektedir.